TÜRK MÜZİĞİ SÖZLÜĞÜ

A B C D E F G H I K L M N O P R S T U V Y Z

Ebced Notası

Harfleri ses karşılığı olarak kullanan nota yazısı. Elifba notası da denir.

Ebû-Selik

Klâsik Türk müziğinde Bûselik makamının eski ismi.

Ece

Acele, çabuk, hızlı.

Edâ

Tavır, hâl, davranış biçimi.

Edvâr

Türkçe, Farsça ve Arapça müzik nazariyatı (teorisi) kitaplarına verilen isim. Kelime Arapça "devr" kelimesinin çoğul hâli olup, müzik nazariyatındaki ses, makam ve usûlün ekoller boyunca süregelmiş olan dairesel anlatımını temsil etmektedir.

Efrûhîten

Klâsik Türk müziğinde kullanılan birleşik makam.

Egit

Bkz. Hegit.

Eğin Ağzı

Erzincan'ın Kemaliye/Eğin ilçesine ait müzikal söyleyiş biçimi. Bu terim daha çok bu yörenin uzun havalarının seslendirilmesi sırasında kullanılır.

Eğri

Klâsik Türk müziğinde kullanılmış mızraplı ve telli bir çalgı.

Ehl-i Makam

Daha çok Güney Anadolu'da bazen de Türkiye'nin orta ve batı kesimlerinde dinî/tasavvufi sohbetlerin yapıldığı müzikli toplantılarda çoğu kez yaşlılar arasında müzik konusunda en kıdemli kişilere verilen isim. Makam ehli kişiler üslûplarındaki vakurluk ve eski repertuara hakim olmaları sayesinde bu payeye layık görülürler.

Ekbelirtmek (=Kesikletmek /Artikülasyon )

Ses veya çalgı ile icrâ sırasında bir eserde yazılı olan tüm notaları/sesleri ya da bazılarını kesin ve tane tane çıkartmaktır.

Ek Çizgi

Üzerlerine notaların yazıldığı, porte ya da dizek ismi verilen ve beş çizgiden oluşan satırlara sığan notalardan daha pest ve daha tiz sesleri temsil eden notaların yazılabilmesi için eklenen çizgiler. Genellikle alttan ve üstten beş ek çizgi kullanılır ancak ek çizgilerin sayısı sınırlı değildir.

Eklemli

Artiküle. Eklenik, eklentili, mafsallı.

Ekol

1. Okul. Metodolojileri, amaçları, eğitilme sistemleri ortak olan, verdikleri ürünlerle de ortak bir amaca hizmet ederek müzik dilinde veya araştırmacılığında kendilerine has bir üslûp oluşturmuş, yeni bir çığır açmış, sanatçılar ya da müzik araştırmacıları grubu.
2. Akademi, konservatuar ya da müzik yüksek okullarına verilen isim.

Eksen (=Durak)

Bir ezginin karar perdesi veya durak sesi. Genellikle dizilerin karar sesi, durak perdesi anlamlarında kullanılır.

Eksen Akoru

Majör sistemdeki bir dizinin 1. derecesinin üzerine kurulmuş akor. Armoni biliminde "temel akor" olarak nitelendirilen eksen akoru, bir eserin biçimsel yapısında temel işlevi üstlenir. Bu akora aynı zamanda tonik akoru da denir.

Eksen Çatkısı

"Tonal işlev" anlamına gelen bir armoni terimi.

Eksen Değişimi

Geçki ya da modülasyon. Bir müzik eserinin ilerleme sürecinde eksen notasının (perdesinin, sesinin) değişmesi ve bir geçki yapılması.

Eksenlilik (=Tonalite)

Müziğin bir ton algısı/sistemi içerisinde kurgulanması.

Eksensiz

Atonal. Müziğin ton dışında kurgulanmış olması.

Eksensizlik

Atonalite.

Eksik (=Eksilmiş)

Bir tam ya da yarım (büyük ya da küçük) aralığın bünyesinden yarım perdenin çıkartılması ile oluşan aralık ya da akor.

Eksik durgu

Yarım durgu, yarım kadans.

El Aşırtmak

Saplı çalgılarda sol el parmaklarını eşiğe doğru sürüp geri almak ve bu gidiş gelişleri devamlı yaparak teller üzerinde dolaşmak, gezinmek.

Elçin

Klavye, perdelik.

Eldeki Makam

Klâsik Türk müziğinde geçki esnasında gidilen makamdan önceki makama verilen isim.

Eldışı

Egzotik müzik. Memleket dışı anlamına gelir. Avrupa'nın dışında kalan ülkelerin ezgileri için kullanılan terim. Bkz. Etnomüzikoloji.

Elemli

Mahzun ve kederli bir ifade ile. Luttuoso (it.).

Eleştiri (=Tenkid/Kritik)

Bir eserin ve onu meydana getiren kişi, kurum ya da ekolün başarılı ve başarısız yönlerini çoğu zaman yazarak ya da sözle değerlendirmek.

Elezber

Elazığ ve Urfa dolaylarının eski bir halk makamı ve bu makamda söylenen uzun hava. Elezber daha çok Uşşak, Hüseyni, Gerdaniye makamlarının seyir karakterini bünyesinde taşımaktadır.

Elifbâ Notası

Elvâh

Klâsik Türk müziğinde, Abdülkâdir Merâgî'nin icat ettiği, mâdenî plakalardan oluşan bir çalgı.

Enerjik

Enerjik, dinamik bir ifade ile icrâ. Energico (it.).

Engin Hava

Daha çok bir oktavlık ses sahasında seyreden ezgiler için kullanılan terim. Bir oktavı geçen ve tiz sesleri de kapsayan ezgilere yüksek hava adı verilmektedir ki, sesin seviyesini bu terimlerle belirlenmesi halk etimolojisi bakımından son derece önemli bir veridir. Engin hava adıyla anılan ezgiler kına türküleri, bazı ağıtlar, deyişler vb. ezgi türleridir.

En ince (=Üst ince)

İnce ses bölgesinin bir oktav daha tizi.

Eril tema

Klasik dönemde gelişimini sürdüren sonat formunda yer alan iki müzikal temadan ilki. Genellikle canlı, hareketli tempoda olmakla birlikte güçlü bir karakter taşır.

Erkân-ı Mûsiki

Klâsik Türk müziğinde bazı edvarlarda kâr, beste ve semâî gibi büyük formlu sözlü eserlerin terennüm kısmına verilen isim.

Erkek Ağzı

Konu ve söyleyiş biçimi itibarıyla erkeklerin karakterini yansıtan ezgi türlerinin genel adı. Koçaklamalar, yiğitlemeler, bazı müstehcen türküler,erkek karakterini yansıttıkları için erkek ağzı alarak bilinir. Hâl böyle olmakla birlikte erkek ve kadın ağzı türkülerde tema çoğu kez birbirine karışmış olarak karşımıza çıkar; ama erkeğin ve kadının ezgisel söyleyiş tarzı (üslûbu) daima farklılık gösterir.

Erken almak

Bir sesi sabit zamanından önce, ya da, düğümlenecek bir akorun bir veya birden fazla notalarını çözümden önce duyurmak. Bir akorun duyurulmasından önce o akorun içindeki bir ya da birkaç sesin önceden duyurulması. Eralırlık, Antisipasyon, Ergirerlik.

Erzurum Ağzı

Erzurum ilinin şehir merkezine ait şive karakteri ile müzikal söyleyiş biçimini ifade eden terim. Seste esneterek söylemek ve bolca senkoplar yapmak Erzurum ağzının temel karakteridir.

Erzurum Divanisi

Kuzey Doğu Anadolu âşıkları arasında yaygın olarak kullanılan bir ezgi kalıbı ve bu ezgi kalıbıyla söylenen ağır karakterli divan türü.

Es

1. Sus, sükût. Melodinin içinde susulması gereken yerleri gösteren sağır işaretlerin her çeşidine verilen isim.
2. Almanca'da mi bemol.

Esentilik

Tonalite, eksen sistemi.

Esinti

Bazen tek bir çalgı için bazen ise bir okrestra için, serbest bir teknik ile, belirli kompozisyon kalıplarına bağlı kalmaksızın o çalgının/ya da orkestranın müzikal hünerlerini sergilemek amacı ile yazılmış olan eserler. Esintiler çoğu zaman belirli bir ülkenin ya da yörenin müzikal karakterinden ilham alınarak yazılır ve o bölgeye ithaf edilirler. Cumhuriyet sonrası Türk bestecileri de bu türde eserler vermişlerdir. Cappriccio. Örn: Ferit Tüzün'ün Türk Cappriccio'su (1956).

Esnetmek

Bir sesi söylerken gücünü gitgide artırıp sonra tekrar söndürmeye o sesi esnetmek denilir. Çalgı icrâsında ise bir perdenin koma seslerinde tize veya peste doğru sesi çekmeye sesi esnetmek denilir.

Aynı donanımı taşıyan majör ve minör iki makamın birbirlerine göre durumuna verilen isim.

Eşik (=Köprü)

Telli çalgılarda üzerinden veya içinden tellerin geçtiği, sapın yada göğüsün üzerindeki kısım. Diklemesine durup üzerinden teller geçtiği için eşik ismi verilmiştir. Chevalet (fra.).

Eşit

1. Müzikte -nota ya da es gibi- süre değeri taşıyan birimlerin eşitliği. Bir nota ile onun muadili olan es arasında olan süre eşitliği.
2. Sırf kadın ya da sırf erkek seslerinden oluşan koro.

Eşit düzenlilik

Batı müziği sisteminde bir sekizlinin on iki eşit parçaya bölünmesi ile oluşturulmuş düzene tampere sistem, yedirimli sistem ya da eşit düzenli sistem denilir.

Eşlik (=Refâkat)

Bir bestenin solist için yazılmış esas partisinin yanı sıra, solisti (sesi ya da çalgıyı) destekleyen diğer partilere eşlik ismi verilir. Eşlik, çalgı ya da sesle yapılabilir. Akompanyiman.

Eşlikçi

Refakatçi, akompanyatör. Soliste (ses ya da çalgı) eşlik etmekte olan çalgıyı çalan müzisyen veya ikinci sesi yapan kişi ya da grup.

Eşselen

İsimleri başka, sesleri aynı olan notalara verilen isim.

Etem

Zurnanın uç kısmındaki metal parça.

Etnomüzikoloji

Müziği sosyal bilimlerin yöntem ve kavramlarıyla ele alıp daha çok kültür bağlamında inceleyen bilim dalı. On dokuzuncu yüzyılda Karşılaştırmalı müzikoloji adıyla varlığını sürdüren bu alan yirminci yüzyılın ikinci yarısından itibaren etnomüzikoloji adıyla ve bağımsız bir disiplin olarak ortaya çıkmıştır. Müzikolojinin tarihe yakın durmasına karşın etnomüzikoloji yöntem olarak başta antropoloji olmak üzere diğer sosyal bilim disiplinleriyle ilişkilidir.

Etüd (=İrdem)

Çalgı icrâcılarının tekniklerini geliştirmek amacıyla yazılmış olan kısa alıştırma/çalışma parçaları.

Evc (=Eviç)

1. Klâsik Türk müziğinde segah dörtlüsünün ırak sesi üzerine aktarılıp bir tam dörtlü oluşturacak şekilde dizilmesinden oluşan kalıp dizi." Klâsik Türk müziğinde tiz sekizlideki bakiye dizeyli fa veya koma bemollü sol sesi.
2. Klâsik Türk müziğinde kullanılan birleşik makam. Dügâh (la) sesi üzerindeki Uşşak makamı dizisine ırâk (bakiye diyezi almış fa) sesi üzerinde bir Segâh dörtlüsünün eklenmesiyle meydana getirilmiştir. Bazı teorisyenlere göre Irak makamının (Bkz. Irâk) inici çeşidi olarak tanımlanmıştır. İnici bir seyir özelliğine sahiptir. Karar sesi ırâk, güçlü sesleri eviç (bakiye diyezi almış fa) ve dügâh (la)tır. Asma kararları nîm hicâz (bakiye diyezi almış do) sesi üzerine aktarılmış Hicâz ve nevâ (re) sesi üzerine aktarılmış Bûselik çeşnileri ile Uşşak makamının asma kararlarıdır (Bkz. Uşşak).

Evcârâ

Klâsik Türk müziğinde kullanılan makam. Bazı teorisyenlere göre aktarılmış (şed), bazı teorisyenlere göre ise birleşik bir makam olarak tanımlanmıştır. Makamın temel dizisi Zirgûle'li Hicâz makamının temel dizisinin ırak (bakiye diyezi almış fa) sesi üzerine aktarılmasıyla meydana gelir. Bu diziye eviç (bakiye diyezi almış fa) sesi üzerinde bir Segâh ve Müstear dörtlüsü veya beşlisinin eklenmesiyle de Evcârâ makamının esas dizisi meydana gelir. İnici bir seyir özelliğine sahiptir. Karar sesi ırâk (bakiye diyezi almış fa), güçlü sesleri eviç (bakiye diyezi almış fa) ve nîm hicâz (bakiye diyezi almış do)dır. Asma kararları, eviç (bakiye diyezi almış fa) sesi üzerine aktarılmış Müstear, nîm hicâz (bakiye diyezi almış do) sesi üzerine aktarılmış Hicâz, segâh (koma bemolü almış si) sesi üzerine aktarılmış Nikrîz ve bazen de nîm hicâz sesi üzerine aktarılmış Segâh çeşnileridir.

Evc-Aşîrân

Bkz. Evc-Hûzî.

Evc-Gerdâniye

Klâsik Türk müziğinde kullanılan Evc makamı çeşidi. Evc makamının dizisine Gerdâniye makamının dizisinin eklenmesiyle meydana getirilmiştir.

Evc-Hûzî

Klâsik Türk müziğinde kullanılan Evc makamı çeşidi. Evc makamının dizisine Hûzî makamının dizisinin eklenmesiyle meydana getirilmiştir. Karar sesi dügâh (la)tır.

Evc-Isfahân

Klâsik Türk müziğinde kullanılan Evc makamı çeşidi. Evc makamının dizisine Isfahân makamının eklenmesiyle meydana getirilmiştir. Karar sesi dügâh (la)tır.

Evc-i Şevk

Klâsik Türk müziğinde kullanılan makam. Akın Özkan tarafından meydana getirilmiştir. Karar sesi hüseynî aşîrân (mi)dır.

Evc-Kürdî

Klâsik Türk müziğinde kullanılan Evc makamı çeşidi. Evc makamının dizisine Kürdî dörtlüsünün eklenmesiyle meydana getirilmiştir. III. Selim tarafından meydana getirildiği zannedilmektedir.

Evc-i Muhâlif

Klâsik Türk müziğinde kullanılmış bir Evc makamı çeşidi. Evc makamının dizisine Hicâz ailesine ait makamların herhangi birinin temel dizisinin eklenmesiyle meydana getirilmiştir. Karar sesi dügâh (la)tır.

Evc-Matlûb (Evc-Maklûb)

Klâsik Türk müziğinde kullanılan Evc makamı çeşidi.

Evc-Mâye

Klâsik Türk müziğinde kullanılan Evc makamı çeşidi.

Evc-Nihâvendî

Klâsik Türk müziğinde kullanılmış eski bir Evc makamı çeşidi. Evc makamının dizisine Nihâvend makamının eklenmesiyle meydana getirilmiştir. Karar sesi rast (sol)tır. Günümüze örneği ulaşmamıştır.

Evc-Rûy-i Nevâ

Klâsik Türk müziğinde kullanılan Evc makamı çeşidi.

Evc-Sabâ

Klâsik Türk müziğinde kullanılan Evc makamı çeşidi. Evc makamının dizisine Sabâ makamının eklenmesiyle meydana getirilmiştir.

Evfer

Klâsik Türk müziğinde kullanılan 9 süreli küçük usûl. Sofyân ve üçlüsü başta yer alan Türk Aksağı usûllerinin birleştirilmesiyle meydana getirilmiştir. 9/4'lük ağır mertebesine "Mevlevî Evferi" adı verilir. Şarkı, türkü ve ilâhîler ile Mevlevî âyînlerinde kullanılmıştır.

Evfer-Mısrî

Klâsik Türk müzik sisteminin kullanıldığı Arab ülkelerinde görülen 19 süreli büyük usûl.

Eviç

Bkz. Evc

Evsat

Klâsik Türk müziğinde kullanılan 26 süreli büyük usûl. Türk Aksağı, iki adet Sofyân, Türk Aksağı ve yeniden iki adet Sofyân usûlünün birleştirilmesiyle meydana getirilmiştir. İlâhî, beste, şarkı ve peşrev gibi formlarda kullanılmıştır.

Ezân

İslâm dinîne mensup toplulukların ve toplumların müziklerinde sözlü, dinî from. Müslümanları namaza çağırmak için günün belirli saatlerinde (camiden dışarıya sesin ulaşacağı şekilde) çeşitli makamlarda, belirli bir usûle bağlı kalmadan irticâli okunan bir dinî müzik türüdür. Bununla beraber bestelenmiş ezanlar da mevcuttur.

Ezgi

1. Melodi, nağme.
2. Anadolu'nun pek çok yöresinde rastlanan melodi, hava, makam ve bunların tümünü kapsayan müzik anlamına gelen terim. Terimin bazı yörelerde: Ezgü, Özgü biçimlerinde de kullanımına rastlıyoruz. Geniş mânâda müziği ifade eden bu terimden türetilen çok sayıda birleşik kelime bulunmaktadır. Ezgilendirmek, Ezgilemek, Ezgi Ağzı, Ezgi Düzeni, Ezgi Sırası, Ezgi biçimi vd. Bunların arasında en çok kullanılanlarında birisi Ezgilemek terimidir.

Ezgilemek (=Bestelemek)

Mevcut bir şiiri daha önce bilinen bir ezgiye uyarlamak veya yeni bir ezgi üretmek.

Ezgi yürüyüşü

Melodinin seyri.